20 Aralık 2017 Çarşamba

7 Oldum Artık...

Atalay'ın babasız ilk yaşgünü kutlaması...
Bu yıl da Atalay'ın isteği doğrultusunda konsept seçildi, tarafımdan tüm süslemeler hazırlandı (Orümcek Adam konseptine buradan ulaşabilirsiniz), pasta sipariş edildi, kostümler alındı,
vee Spider Man (Örümcek Adam) oldu Atalay...
Bu sene tüm arkadaşları geldi yaşgününe, ama, biz birşey demesek de kimse babasını getirmedi. 
 Büyük amcası Enis, Atalay'ın yaşgünü için İstanbul'dan geldi...
Mumlar üflendi, pasta kesildi,
arkadaşlarıyla fotoğraflar çekildi, 
bu babasız yaşgününü birlikte başarıyla atlattık
ve bir yaşgünü daha geride kaldı...

20 Kasım 2017 Pazartesi

Yuvaya Dönüş...

Lizbon'da 10 gün kadar kaldıktan sonra, Tanya'ya ve Atalay'a danışıp, onların istekleri doğrultusunda, hep beraber Bodrum'a geri döndük.
Bu işe en çok Atalay sevindi. Lizbon'dan nefret etmiş, tüm kötü anılarını geride bırakmak istemişti. Orada 1 ay kadar gittiği okulundan ayrılıp, tekrar Bodrum'daki eski öğretmenine ve arkadaşlarına kavuşmak çok iyi geldi Atalay'a, annesi artık ilkokul bitene kadar hep Bodrum'da kalacaklarına ilişkin söz verdi Atalay'a, mutlu olması için...
Birlikte kalacak olmamızdan dolayı, evde, Tanya'ya mahremiyet sağlamak açısından, üst kattaki terası kapatıp, orada da yeni bir salon oluşturduk, Tanya'nın arkadaşlarıyla rahat edebilmesi için tabiki...
Atalay'ın odasına masa ve iskemle aldık ve okul için çalışma köşesi hazırladık, artık odasında rahatça ders çalışabilecek. Yukarıda fotoğrafta arkada gözüken de yeni hazırladığımız üst salon, Tanya için de bilgisayar masası ve bilgisayar da var tabii...

2 Kasım 2017 Perşembe

Kabus !!!

1 Ekim 2017...

Hayatta en acı şey evladını kaybetmekmiş, daha önce çok büyük acılar yaşadık, ancak bu bambaşka birşeymiş... 
Evladımıza yetişemedik, torunumuza ve Tanya'ya da yetişemedik. Hayatta en önemli varlığımız oğlumuzun bize biricik emaneti, yaşama tutunmamızı sağlayan tek varlık olan Atalayımıza o travmayı yaşattığımız için de çok acılıyız, tüm gece, babasını kaybetmiş olan oğlunun yanında feryat figan ağlayan bir anneyle tek başına bıraktığımız ve Tanya'nın deyişiyle, 'annesini, tüm gece, bir damla gözyaşı dökemeden, teselli etmeye çalışan' bir çocuk olarak o kabus dolu geceyi Atalayımıza yaşattığımız için çok acılıyız. Keşke hemen haber alabilseydik, keşke Tanya ilk bize haber verseydi, ya da amcasını veya dayısını arasaydı, keşke acıyı birlikte paylaşabilseydik, ancak anlamlandıramadığımız ve hiçbir zaman  sorgulamak istemediğimiz bir nedenle, çook dolaylı bir yoldan ve çook geç haberimiz oldu yavrumuzu kaybettiğimizden...
 Sabah başlayan süreçten, akşam geç saatte haberimiz olduğundan, bulundukları şehir Lizbon'a direkt giden  tüm uçaklar kalkmıştı, gecenin bir saati çıktığımız yola, Barselona üzerinden aktarma ile, ancak sabah varabildik, ertesi gün yani...

Evlerine vardığımızda Atalay evde yoktu,  Tanya, Atalay'ı böyle bir günde sabah erkenden tek başına okula bırakmıştı, Tanya evde yalnızdı. Atalayımızı koşarak gidip okuldan aldık, bizi görünce çok sevindi, 'beni hiç bırakmazsınız değil mi ?' oldu ilk tepkisi. Seni asla bırakmayacağız Atalayım, asla, ne olursa olsun, ASLA...


Atalay'ın, geldiğimiz gün okulunda babasına yazdığı mektup...
''BABAM, SENİN İÇİN ÇOK ÜZÜLDÜK. BİR GÜN,  ORADA TELEFON SATILIYORSA AL, ÇÜNKÜ KONUŞURUZ. SEN DÜNYADA NEFES ALAMIYORSUN, BİZ SENİN GEZEGENİNDE NEFES ALAMIYORUZ 😟''.


Not. Bu not, aşağıda yazılan yoruma yanıttır. Eğer yavrumuzu kaybetmeseydik, 10 gün sonra Portekiz'de yanlarında olacaktık, biletimizi bile almıştık :
Oğlumla Portekiz'e gittikten sonra sürekli görüştük, en son görüşmemiz kaybettiğimiz günden bir gün önce oldu, bizi aradı ve Lisbon'da yapılacak araba yarışlarına gelmemizi istedi, biz de biletimizi aldığımızı sonrakilere gelebileceğimizi söyledik. Aramız çok iyiydi ve sürekli bizi arıyordu, whatsapp'tan görüşüyorduk, aşağıda Güneş'le son görüşmelerimiz ve Tanya'yı Güneş'in kaybından hemen sonra Güneş'in telefonundan ilk aramamız var.
Bu tür yazıların (yorumların) Atalay'a ilerde verebileceği psikolojik zararlardan dolayı (ATALAY'IN büyüdüğünde okuması için) açıklama yapma gereğini duydum... 

15 Eylül 2017 Cuma

2017 Yazı...

Oğlum, oğlunun daha iyi eğitim alması ve dünya vatandaşı olması amacıyla yurt dışına, Portekiz'e yerleşmeye niyet etti. Bodrum'daki işlerini de şimdilik Portekiz'den yürütmeye karar verdi... Oradaki iş ve yaşam durumlarını araştırıp son kararını orada bir süre yaşadıktan sonra vermeyi kararlaştırdı, yaz sonu Portekiz'e gidecekler 😟.
Bol bol kitap okuyarak,
ödev yaparak,
gezip tozarak, kuzuları severek geçiverdi kış ve bahar.
Bodrum'a yaz çabuk geldi, havuz mevsimi okullar kapanmadan açıldı bile buralarda.
 
Önce havuz, sonra dedenin üstünde dinlenme 😊
 
Arkadaşlarıyla bazen denizde, bazende evde eğlenme,
Arada evde hem dinlenip hem film seyretme, 
 Kuzenimin köpeğini sevmeye gitme, 
 Mobilya montajında dedeye yardım etme,
Hep beraber limonata partisi yapma,
 Akuaparkta dedeyle beraber su  kaydıraklarından kayma,
Büyükamcanın evinde gitarla müzik partileri düzenleme filan derken yaz bitti,
veee Portekiz'e uğurladık çocuklarımızı...
Artık, bundan sonra daha az görüşeceğiz, ama yine de Portekiz yolları taştan, biz gider görürüz nasılsa, yazları da onlar gelir Bodrum'a...
Yolları açık olsun 😘